Şu Koltuk - Şiirlere Dön
Gözü koltuklarda kalan kardeşim
Koltukta üç-beş günlük bir rahat
Sonsuzdaki mutluluğu verir mi?
Kaçıncı Louis’in koltuğuna özenen
İkinci Sultan Mahmud
İkinci Hamid’e ne bıraktı
Bu acı çekilmeden öğrenilir mi?
Otuzüç yıl çırpınıp durdu
Sonu ne oldu?
Washington’un oyununa gelme kardeşim
Koltukta rukû sücut yapılmaz
Ser halını-hasırını yere
Diz çök üzerinde yönel kıbleye
Mustafa Reşit Londra’ya döndü de
Daha kaç Mustafa Batı’ya yöneldi de
Neyi kurtardı sanki
Şu koltuk çoklarını aldattı kardeşim
Bütün müstağripleri kendine
Kravatlarıyla bağladı
Seni de yolda çıkarmasın kardeşim
Görmez misin? Şu koltuk
Cemaatle namaz alanlarını
Odalarında nasıl da daralttı
Göz alan avizeler altında dolu kasalar
Nazı niyazı azalttı
Güzelim kilim üzerinde Fatih
İstanbul’u duymadın mı nasıl kuşattı?
Dön de etrafına bak kardeşim
Koltuklar üzerindeki rahat
İsraflar altındaki refah
Kaç kişiyi uyur-gezer yaptı
Artık koltukta çok tür insanlar
Televizyonlarını açıp
Yüreklerini kapatıyorlar
Baksana kardeşim baksana
Güneşin altında
Güneşi unutturuyorlar insana
Bir dön de bak dünyana
N’oldular
Koltukçular koltukta namazdan oldular
İnsanları nar-ı Cahim’le değil
Tağutla korkuttular
Görmüyor musun bunları kardeşim
Dünyalarına nasıl da secde ediyorlar
Şu iki günlük dünya koltuğu
Bunca horluğa değer mi
İnsan böyle bir dünyayı sever mi
Hasır üstünde de olsa kardeşim
Rukûun sücudunla yaşa
Başa geçmek lâzımsa
Böyle geç başa
Koltukta üç-beş günlük bir rahat
Sonsuzdaki mutluluğu verir mi?
Kaçıncı Louis’in koltuğuna özenen
İkinci Sultan Mahmud
İkinci Hamid’e ne bıraktı
Bu acı çekilmeden öğrenilir mi?
Otuzüç yıl çırpınıp durdu
Sonu ne oldu?
Washington’un oyununa gelme kardeşim
Koltukta rukû sücut yapılmaz
Ser halını-hasırını yere
Diz çök üzerinde yönel kıbleye
Mustafa Reşit Londra’ya döndü de
Daha kaç Mustafa Batı’ya yöneldi de
Neyi kurtardı sanki
Şu koltuk çoklarını aldattı kardeşim
Bütün müstağripleri kendine
Kravatlarıyla bağladı
Seni de yolda çıkarmasın kardeşim
Görmez misin? Şu koltuk
Cemaatle namaz alanlarını
Odalarında nasıl da daralttı
Göz alan avizeler altında dolu kasalar
Nazı niyazı azalttı
Güzelim kilim üzerinde Fatih
İstanbul’u duymadın mı nasıl kuşattı?
Dön de etrafına bak kardeşim
Koltuklar üzerindeki rahat
İsraflar altındaki refah
Kaç kişiyi uyur-gezer yaptı
Artık koltukta çok tür insanlar
Televizyonlarını açıp
Yüreklerini kapatıyorlar
Baksana kardeşim baksana
Güneşin altında
Güneşi unutturuyorlar insana
Bir dön de bak dünyana
N’oldular
Koltukçular koltukta namazdan oldular
İnsanları nar-ı Cahim’le değil
Tağutla korkuttular
Görmüyor musun bunları kardeşim
Dünyalarına nasıl da secde ediyorlar
Şu iki günlük dünya koltuğu
Bunca horluğa değer mi
İnsan böyle bir dünyayı sever mi
Hasır üstünde de olsa kardeşim
Rukûun sücudunla yaşa
Başa geçmek lâzımsa
Böyle geç başa
Yorumlar
Daha önce yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yazmak ister misiniz?