Nida Nur Ceylan tarafından

Tarih: Temmuz - 2021                                                 

İYİ NİYET ANLAYIŞIMIZ

            Çekmegil bu eserinde de diğer eserlerinde olduğu gibi vahyi ölçüt almıştır. Bazı yerlerinde gerek kendi eleştirileri gerekse de Kur’an ayetlerinden istifade etmiştir. Yazarın kitaplarının büyük çoğunluğunda hedef, okuyucuyu düşündürmeye yöneliktir. Biz gençler olarak böyle üstatlar sayesinde aklımızda sorular daima aktif, cevapları da bir o kadar geniştir. Zihnimizdeki soruların dinamizmini koruması da önem arz etmektedir. Çünkü dünya gelişmekte ve değişmektedir. Bizlerin buna ayak durması ve aslını, özünü yitirmeden çağın getirdiği gelişmelere kulak tıkamaması gerekmektedir. Yazarın eserlerinde bu dinamizm mevcuttur. Bize böyle güzel eserler bıraktığı için rahmet ve minnetle anıyoruz.  

Bu ayki kitabımızın başlığından da anlaşıldığı üzere “İyi Niyet Nedir?” sorusu ile başlamak istiyorum. Âl-i İmrân Suresinde şu ayet geçiyor, sorumuz ile de bağdaştığını düşünüyorum: “De ki, gönlünüzdeki duyguları saklasanız da, açıklasanız da Allah hepsini bilir.” İyi niyet, gönlümüzden geçen, Allah’ın razı olduğu her türlü histir bence. Allah her şeyi gören ve gözetleyendir. Ondan hiçbir şeyin saklanabilmesi mümkün olmadığı gibi düşünceler de saklanamaz. Dolayısıyla niyetlerimizi de bilir ve buna göre amellerimizi kaydeder. Onun rızasını gözeterek yaptığımız her işte niyetimiz samimidir. Allah’ın rızasını gözeterek niyetlerimize yön vermeye çalışmak bana göre şükür mahiyetindedir. Bu da psikolojik anlamda kişiye huzur ve tatmin verir. Sözgelimi bir toplumda kabul edilmeyen veya hoş görülmeyen bir davranışımızı aslında Allah’ın rızası için yaptığımızı aklımızdan çıkartmazsak bunun verdiği güven ve muhabbet hissi insana iyi gelecektir.

            Günahların en büyüğünü işleyenler olarak açılan alt başlıktan da anlaşıldığı üzere ortada bir günah ve bundan övünerek bahseden insanlar vardır. Nedir peki bu günahlar, Peygamber efendimizin ağzına dahi almadığı sözlerin Peygamberimize ait olduğunu iddia ederek insanları buna inandırmaya çalışmışladır. Tabii sahih hadisçiler bu durumun yanlış olduğunu anlatırken dahi çok rahatsızlık duymuşlardır haklı olarak. Hz. Ali’nin hakkında sadece yetmiş hadis uydurup kendileri de insanlığa çok faydalı olmuş gibi bunlarla övünmüşlerdir. Dönemin şeyhleri ise size bunları kim söyledi diye sorunca da bu uydurukçular insanlar artık Kuran’a rağbet etmiyorlar, açıklamasını yapmışlar. Yapılan açıklama çok saçma değil mi, bizi ve evreni yaratan Rabbimiz bunu düşünemez mi haşa? Bunun günahı çok büyüktür. Allah affedicilerin en büyüğüdür, onların akıbeti ne olur biz bilemeyiz ama bununla övünmek de başka bir boyuttur. Hadisler konusunda oldukça dikkatli olmak gerekmektedir. Çünkü artık her kaynaktan “hadis” başlığı altında bir takım uyduruk sözler bulmak mümkündür. Bize düşen ise kaynakların sıhhatini sorgulamak ve bu kaynaklardan istifade eden kimseleri de bu yönteme teşvik etmektir. Sahih hadislerin günümüzde mevzu hadislerle karıştırılması bizi hadis ilminden tamamıyla uzaklaştırmamalıdır. Çünkü tevatür yoluyla bize ulaşmış olan ve gerek tarihi verilerin gerekse rivayetlerin doğruladığı hadislerle sünnet uygulamaları mevcuttur. Bunlardan mahrum kalmamamız gerektiği kanaatindeyim. 

            “İyi Fakat Izdırap Getiren Niyet”, yazarımız bu başlıkta ise apaçık bir hakikat vardır demiş o da şudur; “Allah akıllarını iyi kullanmayanları pislik içinde bırakır”. Nedir bu pislikler, en basit açıklaması zihni kötü niyetler sarmalar. Dünyalık bir varlık olmaktan öteye geçemez. Yazarımız şu soruyu sormuştur. İyi niyet kötü niyeti engelleyebilir mi? “Niyetim iyi demekle haramı helal etmiş olabilir miyiz?” Yazarımız bu soruyu şöyle örneklendirmiştir; içki, insan vücudunu uyuşturan sarhoş eden bir etkiye sahiptir; bunu içen kişi eğer su niyetine içerse de aynı günaha sahip midir? Çok doğru bir soru; aklıma ilk gelen, madem su niyetine içiyor neden su içmiyor da Allah’ın haram kıldığı bir şeyi içme acizliğine düşüyor?  

            Kitabımız insanı, Entellektüel Müslüman, Arayıcı Mümin ve birçok sıfatla ele almıştır. İyi niyetin, ilmi arayıcılıkla beraber olduğu zaman daha iyi değerler katabileceği düşüncesi üzerinde durmuştur.

Yorumlar

Daha önce yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yazmak ister misiniz?

Yorum Yaz