İktisat Anlayışımız kitabından
Fatmanur Aydın tarafından
Değerlendiren: Fatmanur Aydın
Tarih: Haziran – 2021
İKTİSAT ANLAYIŞIMIZ
Cümlelerime başlamadan önce yazarın okuduklarım arasında okumakta en zorlandığım eseri olduğunu belirtmek istiyorum. Belki konuya olan uzaklığımdandır. En didaktik ve tekrar tekrar okunulası bir rehber niteliğinde olduğunu söyleyebilirim. Kitapta en çok faiz konusu dikkatimi çekti çünkü yakın zamanda bu vb konularla haşır neşir olmak zorunda kalmıştık. Faizden gelen paranın hayırsız olduğunu çok kısa zamanda görmüş de olduk… Bu konu hakkında yaptığım araştırmaları ayetler ve hadislerle destekleyerek aktarmak istiyorum.
Faiz paradan para kazanmaktır. Cenab-ı Hak buyuruyor:
Bismillâhirrahmânirrahîm
“Ey iman edenler! kat kat arttırılmış olarak faiz yemeyin. Allah’tan sakının ki kurtuluşa eresiniz. Kafirler için hazırlanmış bulunan ateşten sakının! Allah’a ve Resul’üne itaat edin ki rahmete kavuşturulasınız.” (Al-i İmran, 130-132).
Resulullah (sav) efendimiz buyurdular:
“İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki faiz yemeyen hiç kimse kalmayacak! Kişi doğrudan yemese bile ona tozundan bulaşacak.” (Ebu Davud).
Peygamber Efendimizin faize yardımcı olan herkese lanet etmesi, İslam toplumunda faizciliğe hiç yer olmadığını, kimsenin ona bulaşmaması gerektiğini en açık bir şekilde anlatmak ve bütün kötülük ve fesat kapılarını kapatmak içindir. Resulullah (sav) faiz konusunda o kadar titiz davranmıştır ki, en ufak bir boşluk bırakmamış ve bu konudaki ölçüleri son derece hassas bir şekilde ortaya koymuştur. Mesela şu hadis-i şeriflere bakalım:
“Kim bir kimseye aracı olur, o da buna karşı bir hediye verirse, hediyeyi kabul ettiği taktirde, faiz kapılarından büyük bir kapıya girmiş olur (yaptığı hayrın ecrini zâyi eder).” (Ebu Davud).
“Biriniz, kardeşine ödünç para verir de ödünç alan kimse, ona bir şey hediye ederse, kabul etmesin veya bineğine bindirmek isterse ona binmesin. Ancak daha evvel aralarında hediyeleşmek ve yardımlaşmak cari ise bu müstesna.” (ibn-i Mace).
Demek ki faiz konusunda son derece hassas davranarak şüpheli şeylerden bile uzak durmak icap eder. Nitekim Hz. Ömer (ra) şöyle der:
“Kuran’dan en son nazil olan (âyetlerden biri), riba/faiz hakkındaki âyettir. Binaenaleyh siz, faizi de faiz şüphesi olanı şeyi de (ribayı) ) terk ediniz.” (İbn-i Mace).
"İbn Mesut’a göre kazançların en şerlisi faizle elde edilen maldır. Karşılıksız mal elde etme esasına dayanan faiz/riba, büyük bir kul hakkı ihlâlidir. Zahirde, insanlara yardım ve kolaylık gibi görünse de, hakikatte zor durumdaki insanların çâresizliğini istismar etmekten başka bir işe yaramayan büyük bir musîbettir. Dini ve ahlaki duyguları söndüren ve ekonominin içini kemiren habis bir urdur. Enflasyonu artırmak sûretiyle zenginin daha çok güçlenmesine, muhtacın da daha çok ezilmesine sebep olur. Böylece toplum kesimleri arasında derin uçurumlar meydana getirir. Halbuki meşhur iktisatçıların tâbiriyle ekonomik olarak en iyi seviyede bulunan toplum, enflasyon ve faiz oranlarını sıfırlayan toplumdur.”
İbn Abbas (r.a) dedi ki:
"Kıyamet günü faiz yiyen kimseye denir ki: 'Harp için silahını kuşan.' "
Sonra şu âyeti okudu:
"Allah’a ve Resulüne karşı savaş açtığınızı bilin." (Bakara, 279).
İslamda faiz kesin bir dille reddedilmiştir. Çünkü İslam insana zarar veren ve ziyana sokan her türlü şeyi yasaklamıştır.
Kitap yıllarca cilalanıp insanlık için çıkış noktası diye bizlere sunulan sosyalizm, anarşizm ve komünizm gibi tüm “izmlere” karşı çıkıyor ve meydan okuyor. Kurtuluşun be adaletin İslam ekonomisinden geçtiğini belirten yazar, yine sert ve sarsıcı dilini kaleminde sunmaktan çekinmiyor.
Kitabın son sayfalarında “Avrupa’da bile hak ve adaletin tesadüfe, hükümlere bırakıldığı zamanlarda İslam dünyasında hak ve adalet hakimdi” diye bir cümle geçiyor. Oysa şu an Avrupa hukukunu ve ekonomisini benimsemiş ülkemiz için bu gibi sözler fayda etmiyor.
Her kim hakikatleri tüm şeffaflığı ve gerçek yönleriyle öğrenmek istiyorsa bu kitabı okumalı ve unutmamalıdır ki “İnsan yalnız ekmekle yaşamaz.”
Selam ve dua ile…
Yorumlar
Daha önce yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yazmak ister misiniz?