Düşünceler Düşledim kitabından
Nida Nur Ceylan tarafından
Değerlendiren: Nida Nur Ceylan
Tarih: Aralık – 2021
DÜŞÜNCELER DÜŞLEDİM
Son eserimiz olmaya yakışır kitabımızda bolca alıntılar bulunmaktadır. Fikir adamlarından ayetlere kadar her alanda bilgilendirmiş ve yeni yollara, düşüncelere yol açmıştır. Yeni düşünceler derken kapsamlı ve doğru açıdan düşünmek. “Bediüzzaman’ın dediği, arzularını fikir zanneden pagan kafalılar…” İlk kitabından beri üzerinde durduğu kelime “arzu” insanın nefsine ağır basanı yapmasıdır diyebiliriz. Yaratılan tüm canlıların arzusu vardır. Ama insana Allah düşünmek için akıl vermiş o halde her istediği arzusunu yapması ne kadar sağlıklıdır. Bediüzzaman, arzuların fikir olmayacağını ve bunu öyle zannedenlere de pagan kafalı olarak tenkit etmiştir. Said Nursi ise şu şekilde düşüncelerini beyan eder;” bazen arzu fikir suretini girer; muhteris şahıs onu fikir zanneder.” Kur-an’ı Kerim’in ne kadar yüce bir kitap olduğunu da vurgulamıştır. Dünyaca ünlü şair Puşkin , “ ışık saçan Kur’an’dan “ söz ederek “her sebebe hükmeden ey yüce yaratıcı” diye dizelerine almıştır. Bunlara benzer örnekleri çoğaltabiliriz. Yazarımız ise bu durumu şöyle açıklamıştır; “ daha pek çok batılının böylesine takdirkârlığını görünce alkışlamış olan doğulu ne yapmış? Refahın verdiği rehavetle çok mu uykuda kalmış” diyor Çekmegil. Doğu her zaman batının yaptığını alkışlamış. İyiyi de kötüyü de onlara daha cazip gelmiş. Kötü olan iyi bir şekilde empoze edildiği için kötüymüş gibi gelememiş. Ya da çağın gerisinde kalmaktan korktukları için batı ne yaptıysa sorgulamadan alan doğu belki de şu an bu kadar zulüm görüyor. Fazla uyumanın cezası olabilir helalde. Çekmegil, “düşünmeyen adam sloganlarla güdülür” güdülmek sadece hayvanlara yapılan bir şey değildir. İnsanlar da güdülür. Batıyı alkışlarken de güdülüyorlardı. Düşünen insan yolunu seçmekte hürdür. Düşünmeyen kendinde ait fikirleri olmayanların yönünü değiştirmek de oldukça kolaydır. Biraz daha kapsamlı düşünüldüğü zaman devletler arasında da böyledir. Sömürgecilik de böyle çıkmamış mıydı zaten 1.dünya savaşından sonra adı manda ve himaye olarak değişse de içerik her zaman aynı idi. Düşünmek için sorgulamak ve okumak gerekli bunları yapmayan geri kalmış ülkeler daha gelişmiş ülkeler tarafından yönetiliyorlar. Gelişmiş ülkelere neye göre gelişmiş onu da tartışmak gerekir aslında. Çekmegil, “bazı kesimlerde fikren ölenlerin düşünceden değil, sakatlanmış fikir yapılarından olduğunu söylemek mümkündür” sakatlanmış fikirlerin sebepleri neler onlar da oldukça önemlidir. Bir yanlışın üzerine gidilmedikçe doğrulara ulaşamayız. Gerekirse aynı yanlışı tekrarlamak daha sonra ise doğruyu bulmak gerekir. Çekmegil padişah ve halifeleri de eleştirmiştir. “Dönemleri süresi boyunca hak ve batılın karışımı bir nesil yetiştirdiler” özellikle Osmanlının son yıllarına doğru hak tamamen kaybolmuştu nerdeyse batıl merkezdeydi. Büyük kitle taklit manzaralarıyla boğuşurken, son Osmanlı entelleri dini terk etmek geriliklerine yönelmişlerdir. Düşünmek lazım sorgulamak lazım yanlışların farkına varmak lazım sonra bütün yanlışlar yığılınca koca bir tepe oluyor hangi birini düzelteceğini şaşırırken içinde kayboluyorsun. “Düşünce hürriyeti alınamaz ki verilsin” diyor yazarımız. İnsana hayvanlardan üstün tutan akletmeyi düşünmeyi verir. Yani fıtratımızda olan bir şey bize sonradan verilmemişti.
Yorumlar
Daha önce yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yazmak ister misiniz?